Ana sayfa

UYDURMA HADİSLER

<< 121-130 >>

 

121. HADİS: "Dininizin yarısını Humeyra'dan alın."

 

DEĞERLENDİRME:

Bunun aslı bilinmemektedir.

(Humeyra): "hamrâ" kelimesinin küçültme ismidir. Beyaz tenli, beyazı pembe ile doyurulmuş demektir. Araplar beyaz tenli erkeğe "ahmer", beyaz tenli hanıma "hamrâ" derler. Hz. Aişe (r.anha) beyaz tenli idi. Buradaki "Humeyra" kelimesiyle anlatılmak istenen kişi, Hz. Aişe ((r.anha)'dir. Bu küçültme, sevgi için yapılan küçültmedir. 407 no.lu (Ya Humeyra!..) hadi­sinin dipnotunda Kurtubî'den naklettiğimiz ifadeye bakınız. (Bu bilgiler ışığında Humeyra'yı "Pembe yanaklı küçük sevimli kız" diye tercüme edebiliriz. Tahiru'l-Mevlevi, Mesnevi Şerhi' nde Humeyra'yı "Penıbecik" diye tercüme etmiştir. -Çev)

 

 

 

 

 

122. HADİS: "Benim hasmım, benim hükmümü verecek olandır."

 

DEĞERLENDİRME:

Büyüklerden birine ait sözdür, hadis değildir.

 

 

 

 

 

123. HADİS: "Önemli kişi -yani meşhur- olmamak bir nimettir, halbuki hiç kimse böyle bir şeyi istemez."

 

DEĞERLENDİRME:

Selef âlimlerinden birinin sözüdür.

 

 

 

 

 

124. HADİS: "Allah'ın kulu için seçtiği şey, kulun kendi nefsi için seçtiği şeyden daha hayırlıdır."

 

DEĞERLENDİRME:

Hadis değildir.

 

 

 

 

 

125. HADİS: "Karga ve benzerlerini görünce! (Hayırdır, hayırdır) denilmesi.

 

DEĞERLENDİRME:

Hadis değildir.

 

 

 

 

 

126. HADİS: "Hayır, kıyamete kadar bende ve benim ümmetimdedir."

 

DEĞERLENDİRME:

Askalânî diyor ki: Bunu -hadis olarak— bilmiyorum.

 

 

 

 

 

127.  HADİS: "Zâlimin ülkesi, bir müddet sonra bile olsa harabeye dönüşür."

 

DEĞERLENDİRME:

Sehavî: Bunu —hadis olarak— görmedim, demiştir.

 

 

 

 

 

128. HADİS: "Yurtlarında olduğun müddetçe onlarla iyi geçin."

 

DEĞERLENDİRME:

Sehavî diyor ki: Hadis olarak bilmiyorum.

 

 

 

 

 

129. HADİS: "Çoluk-çocuğunuza malınızın üçte birini vererek iyi geçinin."

 

DEĞERLENDİRME:

Bunun aslı bilinmemektedir.

 

 

 

 

 

130. HADİS: "Cennetin kapısını çalmaya devam et." Peygamberimiz (s.a.v), bunu Hz. Aişe'ye söyledi. O da: Ne ile? diye sordu. Efendimiz (s.a.v): "Açlıkla", diye cevap verdi.

 

DEĞERLENDİRME:

Irakî diyor ki: Bunun aslını bulamadım.